Nöbetçi Eczaneler
Gençler 2017’de de umutsuz
2016’dan 2017’ye girerken genlere yaşamsal kaygılarını, gelecekten beklentilerini ve umutlu olup olmadıklarını sorduk. Gençlerden aldığımız cevaplar ise pek iç açıcı değil… Gençlerin nerede ise tamamı yaşam anlamında gelecekten umutsuz ve kaygılı.
2017’den beklentilerini sorduğumuz bazı gençler şunları söylediler ;
Serkan Günay; 2017 için kaygılıyız. Süreç belli. Her ne kadar ekonomik kriz yok debilse de, çok büyük bir ekonomik krizin içerisindeyiz. Siyasi sorumluluk sahibi insanlar bunu her ne kadar kendi çıkarları doğrultusunda götürse de olan halka oluyor. Bunun bu mantıkla düzeleceğine ben inanmıyorum. Hatta daha kötüye gideceğini düşünüyorum. Maalesef umutsuzum. 2017’de de zenginler daha çok zengin olacak, yoksullar ise yoksullaşmaya devam edecek. Hatta yoksulluk dibe vuracak.
Berat Tekin; Ben kendi adıma ekonominin çok kötü olduğunu düşünüyorum. Akademik kariyer yapmak istiyorum ama yapamıyorum. Çalışmak zorundayım. Çok ciddi bir ekonomik kriz içerisinde olduğumuzu düşünüyorum. Piyasa giderek daralıyor. Büyüme diyorlar ama verilerin çarpıtıldığını düşünüyorum. Büyüme falan yok yüzde iki demiler ama bence eksilere gidiyoruz. Açlık sınırı 2 bin TL’nin üstünde, alım gücü düşüyor. Gittikçe daha kötü bir duruma gidiyoruz. Gelecekten umutlu değilim.
“KRİZİN EŞİĞİNDE DĞİL TAM ORTASINDAYIZ”
Ali Buğra Vural; “Günümüzde olanlar Türkiye’nin ekonomik krizin eşiğine değil, tam ortasına çekti. Ekonomik krizin ortasında olması da bizi daha çok savaşa itiyor. Ben böyle düşünüyorum. Ciddi anlamda alım gücü düşüyor. Herkesi yerden yere vurduğu siyasal iktidarlar da bile bence alım gücü daha fazlaydı. Enflasyon olanlarının ve büyüme oranlarının doğru gösterildiğini düşünmüyorum. Ben mezun bir işsizim. Yapabildiğim şeyler var ancak buna rağmen hiçbir şekilde iş bulamıyorum. Bu şehrin getirdiği sıkıntılar la da kaynaklı, sanayinin olmadığı, kurumsal büyük şirketlerin olmadığı bir şehirde yaşıyoruz. Gelecekten umutlu değilim. Gençlerin çoğu da değil.”
“İNSANLARLA SANKİ DALGA GEÇİLİYOR”
Uğur Elbir; “Bence kimse umutlu değil. Gençlerde iş yok güç yok. Yoksulluk sınırının 1492 TL olarak vermişler. Diyanet fitreyi 15 TL olarak açıklamış. Hesap yaptığımız zaman aylık 1.800 TL’ye geliyor. Asgari ücret 1300 TL insanlarla sanki dalga geçiyorlar. Ben matematik mezunuyum. Her ile üniversite var. Her bölüm 70-80 kişi alıyor. Nüfusa vursak üniversitelerin 5 sene falan ara vermesi gerekiyor. İş yok, fabrika yok, dershane yok. Eğitim sektöründe geliyorsun dershaneleri kapatıyorsun. Çok saçma geliyor bana. Gelecekten umutlu değilim.”
“GENÇLER GÜVENCESİZ ÇALIŞMAYA RAZI”
Mehmet Şen; “Ben öğrenciyim aynı zamanda çalışmak zorundayım. Her geçen gün özellikle ekonomi daha kötüye gidiyor. Gelecek konusunu birçok genç gibi artık bende aştım. Umutlu olmak saçma. İş olanağı yok, işsizlik artıyor, doğal olarak yoksulluk da artıyor. Herkes her işe muhtaç ancak iş bulmak neredeyse imkânsız. Bulanlarda sigortasız, güvencesiz çalışmaya razı. 2017’de 2016’yı dahi arar olacağız. Durum bunu gösteriyor. Gelecekte hiçbir genç için umut yok.”
Barış Çelik; “2016’nın getirdikleri bu zamana kadar belliydi. 2017’de de işten çıkartılmalardan tut, işsizliğin arttığı bir zamanda, birçok ailenin yoksulluk sınırlarının altının dahi altında yaşadığı bir süreçten geçiyoruz. Üniversitelilerin ne kadar sıkıntı yaşadığı aşikâr. Çanakkale üniversiteli, emekli ve asker kenti. Burada ki ekonomik sorunlar da kendini gösteriyor. Ailelerin çocuklarına bir ayakkabı bile alamadığı bir zamandayız. Bu durumda da 2017’de de 2016’dan farklı bir dönem olacağını düşünmüyorum. Ekonomik olarak gösterilen oranlar la olsa d çok daha azı ile yaşamaya çalışan insanları çevremizde görüyoruz. 2017’de umutlu olmak için bir neden yok. Savaş, yoksulluk hepsi şu anda başımızda. Umut ettiğimiz bir şey yok.”
(Eren Aşnaz)
