Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Yusuf Eroğlu

Futbol

Çoğu insan, futbolun, yalnızca ayakla oynandığını düşünür. Topa iyi vurdu. İyi kafaya yükseldi. Güzel çalım attı gibi kelimelerle, futbolcuyu anlatırlar.50 yıllık futbol serüvenimizde, öğrendiğimiz birinci kural şudur.”İyi futbolcu, bir sonraki pozisyonu tahmin edendir”.Tabi ki buna, fizik, Kondisyon, Beceri, Akıl, gibi özellikler de eklenmelidir. Futbolcu, oyunda nerede duracağını iyi bilmelidir. Oyunun akışına göre pozisyon almalıdır. Arkadaşının nereye koşacağını ,rakibin ne yapabileceğini tahmin edip,,ona göre davranmalıdır. Çoğu maçlarda görürüz. Kalecinin öne çıktığını gören futbolcu, tek vuruşla gol yapmaktadır. Tabi ki, top ayağında iken, çevreyi kontrol edebilmelidir. Kendi Ayaklarına,zemine  değil, ileri bakmalıdır. Bizim zamanımızda, boynumuza bir kartondan çember geçirirlerdi. Önümüze, yani ayaklarımıza bakmalıyım diye. Top ayağımızda iken, arkadaşlarımızın, rakibin, kalecinin durumlarını görmek için, kafa dik tutulmalıdır. Bakınız. Biz şimdiki teknik direktörler kadar bilgi sahibi değiliz. Yalnızca deneyimlerimizi aktarıyoruz. Beyin ile ayak birleştiğinde, başarı kendiliğinden gelmektedir. Zamanında çok iyi futbolcu olduğumuz söylenirdi. Gol adamıydık. Lakin şimdiki bilgilerimiz, aklımız yoktu. Olsa idi, bizi satın alacak para bulunmazdı. O zaman, ”Allahını seven oynasın” sistemi vardı. Şimdi, disiplin var. Taktik var. Analiz var. Bilgi beceri var. En önemlisi, Daum’un dediği gibi, sahada “Deli Danalar gibi koşan” 10 adam var. Koşmadan, terlemeden başarı gelmez. Naçizane bir şeyler çızıktırmaya çalıştık. Sürçü lisan etti isek affola.

                         Gülmece

Adamın biri, akıl hastanesinin önünden geçerken, arabanın lastiği patlamış. Adam aracı yol kenarına çekip durdurmuş, patlayan lastiği sökerken yere düşürdüğü bijonlar yuvarlanıp ızgara deliklerinin arasından bir kanala düşünce, onları da yağmur suyu alıp götürmüş. Bagajından yedek lastiği çıkaran adam başlamış kara, kara düşünmeye. Bu sırada akıl hastanesinin parmaklıklarına bir deli tırmanmış ve adama seslenmiş: – Hişt, ne yapıyorsun orada? – Lastik patladı birader, yenisini takacağım, ama hiç bijonum yok.
Deli gülerek demiş ki: – O da dert mi? Öbür tekerleklerden birer bijon al, tak; gideceğin yere kadar üçer bijonla gidersin.
Adam delinin dediklerini yapmış; sonuç mükemmel, deliye hayran olmuş: – Bir de sizin için deli diyorlar birader, bak ne kadar akıllısın. Deli yine gülmüş: – Hemşerim, ben deliyim, ama aptal değilim!..Sağlıcakla kalınız.

 

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech