Güç+Tehdit

Althusser’in hegemonya kuramı, çok basit bir siyasal formül içeriyor: Güç +Rıza. Althusser, bu formülle devletin hükümetin ya da iktidardın (başa, hangisini koysanız olur) toplum ya da gücü elinde tutmayanın üzerindeki otoritesini (tahakkümünü) nasıl sağladığını anlatır.

Genellikle güç yerine devletin kolluk güçleri oturtulur. Ancak Türkiye’de A Takımlarının, eli satırlı iktidar yandaşlarının oturtulabileceğini de daha öncelerde gördük. Hatta, 70’li yıllarda bu görevi üstlenmiş bir siyasi partinin gençlik birliğinin olduğundan bile söz edilir, o dönemi yaşamış insanlar arasında. Rıza da genellikle yine Althusser tarafından ortaya atılmış bir yöntem olan Devletin İdeolojik Aygıtları’ nın (DİA) kullanıma sokulmasıyla sağlanır. Rıza konusuna bugün hiç girmeyeceğim çünkü başlı başına çok girdisi olan girift bir konudur.

Gelelim bu güne, Alaattin Çakıcı, doksanları görmüş herkesin yakından tanıdığı bir isim. Ana Muhalefet Partisi liderine “seni bakla kazığı ile tanıştırırım” tehditlinde bulundu. Tarihte bugün sayfalarında yer etse, neden bunu yazmışlar demem açıkçası. İktidar da çıkıp, anında bir açıklama yapıp “Bu ülkeyi, biz yönetiyoruz. Bizim yönettiğimiz ülkede hak, hukuk, adalet var. Bırakın tanınmış, kamuya mal olmuş, halkın büyük kesimi tarafından seçilmiş birisine açıktan tehdit yöneltilmesini, sıradan vatandaşımıza yapılsa, dava açar, takipçisi oluruz.” diyemedi.

Formülümüze dönecek olursak;

Türkiye’de Hegemonya Teorisi: Güç+Tehdit.

Rızayı kaldırıp yerine tehdit koyarsak dengede bir değişim olmayacağı gibi bu topraklarda hegemonyanın nasıl kurulduğunu da göstermiş oluruz.  İktidar da anında cevap veremediğine göre; teorimizin sağlamasını da yapıp, kullanıma açmış bulunmaktayız.

Yeni hegemonya teorimiz, herkese hayırlı olsun.