İşçi çalışıyor ama hakkını bilmiyor
Çanakkale’nin farklı sektörlerinden işçilere sosyal haklarını, iş saatlerini ve çalışma koşullarını sorduk. İşçiler, genel olarak çalışma ve sosyal haklarını bilmediklerini, bilseler dahi sigortasız ve güvencesiz çalışmaya mecbur kaldıklarını belirtti.
İşçiler, aynı zamanda İşçi ve Emekçi Bayramı 1 Mayıs, resmi olarak hak olsa da, katılım göstermenin neredeyse imkânsız olduğunun altını çizdi. İşçi ve Emekçi Bayramı 1 Mayıs yaklaşırken İnşaat işçisinden marangoza, kuryeden garsona farklı sektörlerden gazetemize konuşan işçiler, fazla ve güvencesiz çalışmanın fazlalığından şikâyetçi… Özellikle son iki yıl içerisinde yabancıların değişik sektörlerden çalışması ile iş garantilerinin dahi bitmek üzere olduğunun altını çizen işçiler, neredeyse tüm sektörlerde aynı sorunların yaşandığını belirtti. İki yıl içerisinde çalışma koşul ve şartlarında olumsuz anlamda değişimler yaşandığını aktaran işçiler, 1 Mayıs için resmiyette hak olsa dahi gerçekte gitmenin neredeyse imkânsız olduğunun altını çizdi.
Sosyal ve güvence hakları ile ilgili farklı sektörlerden görüşlerini aldığımız işçiler şunları söyledi;
Mehmet Şen (Garson); “Bizim sektörde sigortalı çalışan sayısı çok az. İsteyen çok ancak hiçbir şekilde sigorta yapılmıyor. Her şey kayıt dışı, istendiği zaman hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkartılabiliyor. Çalışma saatleri düzensiz, esnek çalışılıyor sabah gelen kişinin işten ne zaman çıkacağı meçhul. Buna bir sebebi de çalışanlar hepsi birbirinden kopuk. Ortak hareket etme kültürü olmadığından işverenlere karşı söz söyleme hakkımız da olmuyor. Ücret ve saat konusunda işyerlerinin hiçbirinde belli bir standart yok. Saati 3-4 lira gibi ücretlendirme yapılıyor. Çanakkale’den büyük sektör garsonluk ve hizmet sektörü bu çalışanların hakları için bir araya gelmesi lazım.”
1 MAYIS’TA ÇALIŞMAYA DEVAM
Faruk Karakaya (Marangoz); “Genelde 12 saat çalışılıyor. 1 saat öğle arası oluyor, bir saat de çay molası var. Sigorta, genel olarak yatıyor diye biliyorum. Ancak işçiler genellikle haklarını bilmiyorlar. Sosyal haklarından ve özellikle sendikal haklarından haberleri yok. Çoğu sektörde sendikalaşma da yok. Sendikalaşmak çok problem oluyor. Çanakkale küçük bir yer. Atölyeler ufak, çalışma alanları ufak birlikte örgütlülük durumu yok. Pazartesi 1 Mayıs var ancak oraya buralardan işçi katılımı yok denecek kadar az olacak. Pazartesi her taraf açık olacak. Sadece sigorta yatıyor kısmen ücretlerini alabiliyorlar, bazıları ücretlerini dahi alamıyor.”
“10 YILDIR HİÇ DENETLENMEDİM”
Serdar Tezel (Kurye); “İskele’de 10 yıldan beri paketçilik yapıyorum. Son iki yıldır işler çok bozuldu. İş yerleri artık sigortamızı bile yapmıyor. Şu anda İŞKUR’dan sigortam olmadığı için beklemek zorundayım. Genel anlamda artık iş yapılamaz duruma geliyoruz. Neden diye sorarsanız işyerlerinde artık yabancılar çalıştırılıyor. Bize ihtiyaç kalmadı. Çalışmadığım mekân kalmadı ancak 20 gündür iş bulamıyorum. Şu anda yeniden bir yer bulabildim. İki yıl önce bu sıkıntılar yoktu ancak bu aralar iyice arttı. İş yerlerinde de daralma var. Sosyal hakları aramak bir yana iş bulmakta zorlanıyoruz artık. Yeni Türkiye elbette olsun yeniyi herkes sever de biz eskiyi aramaya başladık. 2 yıl öncesini arıyorsak bunda bir sıkıntı var. Kuryeler 12 saat çalışırız. Sigorta var mı yok mu ben 10 yıldır hiç denetlenmedim. Bu da bir garip.”
“KARIN TOKLUĞUNA ÇALIŞIYORUZ”
Ahmet Yurdakul (İnşaat İşçisi); “İnşaat işçisiyim. İnşaat işleri zaten ağır herkes yapamaz. Yapanlar da genelde doğu illerinden gelen vatandaşlardı. Şimdi ise yabancılar yoğunlukta… Kaç saat çalıştığımız belli olmuyor. Bizim için önemli olan işin bitmesi. Sigorta ya da sosyal haklar neredeyse yok. Çok az çalışan bundan faydalanabiliyor. Gerisi ise günlük karın tokluğuna çalışıyor. Mesela 1 Mayıs var ama iş varsa kimsenin gitmesi mümkün değil. Çünkü giderse o adam o gün aç kalacak.”
Eren Aşnaz