Nöbetçi Eczaneler
Birçok sebepten etkilenen balıkçılık, bu yıl yüzleri güldürmedi. Geçtiğimiz yıla göre; miktarı azalan balık fiyatları 120 TL’ye kadar çıkarak vatandaşı yanına yaklaştırmadı. SÜR-KOOP Başkanı Hakan Uysal ve balıkçılar, konunun detaylarını gazetemizle paylaştı.
Güzel giden havalar, denizin kirliliği, bilinçsiz avcılık gibi sebeplerin etkilediği balıkçılık bu yıl beklentileri karşılamadı. Azalan balıklar fiyatları yükseltti, balık el yaktı. 10-15 TL fiyatı olan sardalye ve hamsi halk balığı unvanını alırken, büyük balıkları alan ise belli bir kesim oldu. 10 TL’den başlayan balık fiyatları lüfer ile 120’ye kadar çıkarak altınla yarışır hale geldi. Yıl sonu ve krizlerin etkilediği vatandaşın alım gücünün düşüklüğü ise esnafa da yansıdı. Su Ürünleri Kooperatif Başkanı Hakan Uysal, balıkların az olmasının sebeplerine değinirken balıkçılar yüksek fiyat yüzünden balık alamayan vatandaşın derdine ortak oldu. Gazetemize konuşan balıkçılar geçtiğimiz yılla kıyaslandığında büyük bir satış düşüklüğü yaşadıklarını belirttiler.
Su Ürünleri Kooperatif Başkanı Hasan Uysal;
“Balıkçılık için kısır bir dönem fakat palamut için öyle diyemeyiz. Bu sene beklediğimiz kadar verimli geçmiyor. Her yıl değişiklik gösteren bir durum. Genel anlamda bakıldığında bu sene balıkların yumurtlama dönemi verimsiz geçtiği için böyle bir durum söz konusu. Palamut sezonunun sonuna geliyoruz. Geçtiğimiz yıl gibi bol değil ama kısır da diyemeyiz. Şu anda lüfer mevsimi. Beklentimiz de yüksekti fakat öyle olmadı. Çevresel faktörler, bilinçsiz avcılık gibi sebepleri var. Ama genel anlamda yıla bağlı. Tarımda da böyledir. Zeytinin de yıllara göre değiştiğini görebiliyoruz. Ancak kasım ayı için konuşacak olursak balık satışların kötü olduğunu söyleyebiliriz. Şu an en uygun fiyat hamsi ve sardalyede. İnsanların alım gücü düşük. Halk tipi balıkta, bu anlamda bakıldığında fiyatların yükselmesi satışı da düşürüyor.”
Tuncay Dinç;
“Çinekop, hamsi, istavrit, tekir, kupa sezonundayız. Şu an hamsinin fiyatı 15 TL ve normal. Karadeniz hamsisi, İstanbul gibi yerlere göre bizde daha düşük fiyatlı. Sarıkanatın kilosu 40 TL. Sarıkanat, hava dolaysıyla bu ara az. Geçen sene 15-20 TL’ye satılan çinekoplar bu sene 50-60 TL’den satılıyor. Bunlar soğuğu seven balık havalardan dolayı sayıları az. Ama balık azlığında troller, bilinçsiz avcılar, denizin kirliliği etkili. Palamut da bu yıl az. Geçtiğimiz yıl çok fazlaydı, 1-2 yıl daha az olmasını bekliyoruz. Bu fiyata da yansıyor. Vatandaşa ağır geliyor, alamıyor. Satışlarımız düşük. Şu an sardalye ve hamsi halkın alabildikleri. En az giden çinekop, onu da belli bir kesim alıyor.”
Öner Oğuz;
“İşlerimiz bu aralar çok durgun. Geçen yıl ile bu yılı kıyasladığımızda 10’da 1’i diyebiliriz kazancımız için. Az balık olduğu için fiyatı da etkiliyor. Geçen sene işimiz çok güzeldi. Akşama kadar satış yapardık. Sarıkanat geçen yıl 10 liraydı şimdi oldu 50 lira. Lüfer geçen yıl 60 lirayken bu yıl kilosu 120 liradan satıyoruz. Aşağı yukarı 6 balığa bu parayı ödüyorsunuz. Şu anda Çanakkale’de kaç kişi alabiliyor. Hamsinin şu ara en bol olduğu zaman olması gerekiyor. O da az bu sene. Alabilen de yine en uygun diye onu alabiliyor. Deniz suyunun kirliliği, bilinçsiz av hepsi bu durumdan etkili.”
Melih Kayıkçı;
“Bu sezon oldukça zayıf geçiyor. Geçen sene 10 lira olan palamut bu sene 30 lira. Lüferin kilosu 50 liraydı şimdi 120 lira. Bu sene özetle çok çok zayıf geçiyor. İnsanların alım gücü çok düşük. Alanlar da genellikle fiyata bağlı küçük balıkları tercih ediyor. Sezon sezonu tutmuyor. Geçen sene de çinekopu küçük tutup büyümesine izin vermediler. Bilinçsiz avlanma çok etkili. İnsanımızın parası yok. Sadece balıkçılık değil genel anlamda kötü bir sezon. Önümüzdeki yıl daha da kötü olacağını düşünüyoruz.”
Numan Mutay;
“Halkın tercihi küçük balıklardan yana. Şu an en çok hamsi satılıyor. Diğer balıkların satışı nadir. Diğer balıklar daha pahalı olduğundan az satılıyor. Balık geçen seneye göre daha az. Tezgahlarda çinekop göremiyoruz. Palamutun fiyatı boyuna göre değişiyor. Ancak önceki yıla göre pahalı. Palamut geçen sene oldukça boldu. Bu sene daha az, önümüzdeki birkaç yıl daha da az olmasını bekliyoruz.”
Yıldız Sağlam
