Sabah uyandığımda, kendi kendime, bu şekilde bağırdım. Yüksek sesle, avazım çıktığı kadar. Gerçekten çok sıkıyor beni böyle şeyler.
Ev buluyorsun, emlakçı 1 kira bedeli istiyor. Depozito dedikleri bir numara da var o da 1 kira bedeli. Depozito’ya tamamım ama emlakçı parasını anlamlandıramıyorum. Emlak mafyalarını gücendirmek istemem tabi. Onlar var ama inandığım doğruları da söylemeden edemem.
Evi pazarlayabilme hizmetini ev sahibine veriyorsunuz sayın emlakçılar. Paranın tamamını neden benden alıyorsunuz? Hiç olmadı yarısını ben vereyim, yarısını ev sahibi versin ama biraz adalet lütfen.
Bu tip meseleler toplumsal sorundur bana sorarsanız. Çatırdayan bir toplumun tavan arası, bu tip konulardır. Eskimiş her şey, kötü kokan her şey o tavan arasına sıkıştırılır. Bunları düzeltemeden toplumu düzeltemeyiz.
Tarih
Sait Halim Paşa şöyle söylemiş: “II. Sultan Hamid dünyaya gelmemiş olsaydı, yine kendi çağdaşları bir Sultan Hamid’in meydana gelmesine sebebiyet vereceklerdi”
Oldukça hoş bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum Haim Paşa’nın yaklaşımının. İçinde kayda değer bir toplumsal eleştiri, yine kayda değer bir bireysel eleştiri barındırdığını düşünüyorum bu sözün.
Kediler Mevzusu
Benim kedilere alerjim vardır. Derilerinde bulunan bir mikro-organizma’nın tetiklediği bir alerji bendeki. Gözüm kaşınır. Sonra kızararır, sonra şişer. Sabah uyandığımda kapalı bir gözle uyanırım.
Yine de, özellikle son zamanlarda, kendimi zor tutuyorum bir tanesini elime alıp mıncırmamak için. Sevimli keratalar. Bizim mahallede yeni bir doğum gerçekleşmiş hepsi sempatik, hepsi ürkek, hepsi meraklı. Bu model canlılar hoşuma gidiyor.