Önce hamal, sonra bakkal, ardından yumurtacı ve şimdi de hurdacılıkla geçimini sağlayan 65 yaşındaki Yumurtacı Ünal, Çanakkalelilerin her yerde görebildiği, aşina olduğu yüzlerden. “Kabe’nin taşlarını kaldırıver ortadan. Kim kime secde ediyor? İnsan insana” diyen Yumurtacı Ünal, paylaşım ve dayanışma üzerine kurduğu yaşam felsefesini işinin başında anlattı.

Gelirinin bir kısmını kendi ifadesiyle muhakkak ‘garipler’ ile paylaşan Ünal “Bulduğun parayı paylaşacaksın. Bunlar güzel mutluluklar ama yaşamasını bilene” ifadelerini kullandı.

“Bu işle geçinen çok insan var”

Yumurtacı Ünal; “Eskiden Bakkal Ünal derlerdi, şimdi Yumurtacı Ünal diyorlar. Beni bütün Çanakkale tanır. 65 yaşındayım. Her gün buradan 150-200 TL para kazanıyorum. Ayda 6 Bin TL yapar. İçkim yok, kumarım yok. Sağlığım için tütün mamulü de kullanmıyorum. Hamallık yapıyordum, sonra 20 yıl bakkallık yaptım. Hanımımı emekli yaptım, hanımım vefat edince maaşını bana bağladılar. 5-6 Bin TL oradan alıyorum, Allah bereket versin. Evin kira olmazsa geçinirsin. Her gün 500 TL harcayamazsın, 200 TL ile geçinirsin. Bu işle geçinen, meslek edinen çok insan var.

“Bunlar güzel mutluluklar ama yaşamasını bilene”

Bir gün çok sıkıştım. 250 TL’ye ihtiyacım var. Çöpün altına baktım, cüzdan. 350 TL para. Allah ihtiyacımı gördü. Allah ya bizi köprü altında yaratsaydı? 10 Bin TL gelirim mi var? 2 Bin TL’sini çık. Milli piyango çıkar, Allah para verir. Bulduğun parayı paylaşacaksın. Birinin 100 TL’ye ihtiyacı vardı, verdim. 10 dakika sonra Abanoz’un oradaki çöpte bir kadın 70 TL verdi. 100 TL verdim, 70 TL’sini geri buldum. Bunlar güzel mutluluklar ama yaşamasını bilene. Çöplükteki cevherler…

“Kazandığımızın yarısında gariplerin hakkı var”

Benim halkın arasında gezen kullarım var, siz onları göremezsiniz diyor Allah. Kabe’nin taşlarını kaldırıver ortadan. Kim kime secde ediyor? İnsan insana. Kazandığımızın yarısında gariplerin hakkı var. Allah da benden razı olsun. Allah olmadık yerden yardım gönderiyor. O bana verdi, ben yiyim dersen olmaz. Ne garipler var?”

Esra İrem Özer