Çoğu insanın çevresine dikkat etmeden yavaş yavaş kendini dünyanın merkezine koyması geri kalan her şeye sağırlaşması hakkında konuşalım. ‘’ Herkes kendi derdine baksın’’ birer yaşam felsefesi haline geldi.
Sosyal medyanın yükselişi de bu durumu tetikliyor. Herkes mükemmel yaşamlarını sunma amacıyla sosyal medya da yerini alıyor. Sosyal medyada mesajlaştığımız insanların sayısı, gerçek hayatta yüz yüze görüştüğümüz insanların sayısını geçer hale geldi.
Peki bu ‘’Ben-merkezli Evren ‘’ ne zaman başladı? Kendine odaklan akımlarının kaynağına inmek lazım diye düşünüyorum. Belki de bir gün birisi ‘’ Özgürlük demek. Herkesin kendine odaklanması demektir.’’ Dedi ve her şey böyle başladı.
Ancak şaka bir yana, bu eğilimlere rağmen unutmamalıyız ki insanlar arasındaki dayanışma ve empati hala var. İyi haber şu ki, ‘’Ben’’ ile ‘’Biz’’ arasında bir denge kurmak mümkün. Hayatta her şey sadece bireysel tatmin ve kar değildir. Tatminkar olmak hiç değildir.
Sonuç olarak, ‘’Ben merkezli Evren’den’’ geçiş yapma zamanı gelmiş olabilir. Bireyselliğimizle kendi dünyamızda kalmak zaman zaman güzel bir ütopya oluşturuyor olsa da bizim için. Çoğu zaman Doğa bu perspektifin yanılgısını vurgulamaktan geri kalmıyor. Yangın, deprem gibi felaketlerle bize toplumsal duyarın önemini vurguluyor. Bizi ben merkezli evrenimizden gerçekliğe savuruyor.
Bu haber 29/09/2023, Friday günü yayınlandı, 263 defa görüntülendi