Tahliye taahhütnamesi meydana son zamanlarda çıktı. Bu yıla kadar oldukça nadir kullanılan ve çoğu insanın varlığını bile bilmediği bir taahhütname bu. Normal koşullarda kiracının korunduğu, ev sahiplerinin diledikleri gibi davranamadıkları bir sözleşme işlemi yeterliydi. Şimdi bu tahliye taahhütnamesi ile ev sahipleri istediklerinde kiracıyı evden çıkarılabiliyorlar. Böylece ev sahibi, yüzde 25 kira zammına uymadan, mevcut koşullara göre yeniden fiyat belirleyerek kiralayabiliyor.
Evet, enflasyonist bir ortam var. Konut sorunu, ardı arkası kesilmeyen zamlar, birkaç ay sonra dört katıyla fiyatlandırılan her şey gibi büyük sorunlarımız var ve bundan ev sahipleri de nasipleniyor. Ancak, bir Belediye Meclis Toplantısı’nda hem Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın hem de AK Parti Grup Başkanvekili Esra Yüksel’in kullandığı bir laf aklıma geldi de buraya cuk oturuyor. Bu kadar insan havaya mı konacak?
Kiralar inanılmaz düzeylerde. Bir asgari ücretli bu eve bu kira verilmez dediğinde, ev sahibinin “Asgari ücretli benim dairemde oturmasın zaten” dediğini biliyorum. Ne yazık ki burası Çanakkale ve zaten burada asgari ücretliden çok bir şey yok. Yalnızca zenginlerin hüküm sürdüğü bir şehir değil.
Bir ev sahibinin yeni kiracının yanında emlakçıya “Bütün kanunlara ve kurallara uydu. Ben bu kiracıyı nasıl çıkarırım” diye sorduğunu biliyorum. Tahliye taahhütnamesini istemeyen bir kiracıya rahatlıkla “O zaman başka ev bak” denilebildiğini ancak kiralık daire kara borsaya düştüğü için herkesin boyun eğmek zorunda kaldığını biliyorum. Haraç keser gibi daire kiralıyorlar. Yurttaşlar, taahhütname dolayısıyla dairenin yüzde 25’in çok üzerinde kiralanması için evden çıkarıldığında gidecek yeri bulamayacağını, bu yüzden mevcut evin yeni kirasına yeniden emlakçı ve depozito parası veremeyeceği için mecbur kalacağını da biliyorum.
Ekonomik şartlar çok zorlu. Türk parası değer kaybettikçe, yurttaşlar da insanlıklarını yitiriyor. Ne ev sahipleri ne kiracılar güvende. Yüzde 25 sınırı kiracıyı korumak yerine, daha zor bir duruma soktu. Yüzde 25 zamla artan kira yetmeyeceği için ev sahibi çareyi bu taahhütnamede buldu. Başını sokacak bir yer bulmak mafyayla uzlaşmaya çalışmak gibi oldu.
Ev sahipleri bana kızmasın. Onları da anlıyorum. Ancak çoğu ev sahibinin, şartlar dolayısıyla zor durumda kalan yurttaşları olabildiğine sömürdüğü de açık.
Kimse en azından başımı sokacak yerim var, kiramı vaktinde ödüyorum, ev sahibine zararım yok demesin. Her an kendinizi kapının dışında bulabilirsiniz.
Bu haber 24/07/2023, Monday günü yayınlandı, 1931 defa görüntülendi