Kent Hayvanları

Sabahları kumru sesleri sokakta yankılanıyor. Çevrede birkaç tane kumru ailesi sürekli birbirleriyle konuşuyor. Çanakkale’de doğal hayat daha evdeyken kendini hissettiriyor. Yaşadığım kentte kumru kuşu var mı? Farkında bile değildim. Kumru sesi benim için yaz günlerinde Çanakkale’nin sesi. Bundan da çok memnunum. Doğal hayat burada sadece kumrulardan ibaret değil başka canlılar da var.

Dış kapı tavanında kırlangıç yuvası var. Üç sene önce yuva yapmaya başladılar. Evden çıkarken birazcık izlemek mutluluk veriyor. İlk geldiğim günlerde yavrular çoktan yumurtadan çıkmış uçmaya hazırlanıyorlardı. Yuvanın altı doğal olarak çok kirleniyor ama neyse ki bir kova su yetiyor. Bir süredir yuva sakin duruyordu. Minikler uçup gitti gelecek seneye kadar yuva boş derken şimdi üç küçük gaga sürekli bağırarak anne babalarını bekliyorlar. Aynı aile mi yavruladı, yoksa yeni bir aile mi yuvayı sahiplendi? Bilinmez ama bu küçüklerinde uçuşuna kadar ebeveyn büyükler çevreden uçan her böceği yavrularına getiriyorlar. Sivrisinek ve kara sinekle mücadelenin en doğal hali evin girişinde yaşanıyor. Tabii kırlangıçları Çanakkale dışında görmediğim için bu yuva ayağıma gelen bir şans.

Kediler deniz kenarındaki kentlerin bir şansı galiba. İç Anadolu da tek tük görüyoruz. Halk bahçesinde kedi yuvalarının olduğu yer bol bol kedi yavrusu sevebileceğimiz bir yer olmuş. Köpekler ise bir başka durumu gösteriyor. Sokak köpekleri şekil olarak karışık cinslerin birleşimi olmasına alışık gözlerimiz, Çanakkale sokakları ve deniz kenarlarında terk edilmiş yaşlı cins köpekler şeklini almış. İnsana o kadar alışıklar ve sevilmeye hiç itiraz etmeyen cins köpekler ki yavruları satın alınan ve sonrada terk edilen zavallıların sahiplerini arıyormuş gibi davranışları insanı üzüyor. Sonuçta bu köpekler dışarıda yaşıyorlar ama bu doğal bir sonuç değil insan müdahalesinin bir sonucu. Zamanla yarattığımız bu felaketin düzelmesini umut etmekten başka bir şey elimizden gelmez.

Yaz günlerinin en neşeli canlısı bana göre Ağustos böcekleri. Onları dinlemek Çanakkale’nin her ağaçlık alanında mümkün. Bazen öyle muhteşem koro halini alıyorlar ki hiç bitmesin istiyorsunuz. Yaşadığım yerde farklı bir tonda sesleniyorlar. Çanakkale’de daha tok ve uzun sesleniyorlar. Hepsi hayatın güzelliklerinin farklı tonlarını seslendiriyorlar. Uzak doğu ülkelerinde Ağustos böceklerinin küçük kafeslerde satılıp eve götürüldüğünü görmüştüm. Nasıl bir düşünceyle bunu yapıyorlar anlaşılmaz. Kurban Bayramını Çanakkale kent merkezinde kurbanlık hayvanları hiç görmeden geçirdiğim için bana gerçek bir bayram oldu. Hayvanların insan müdahalelerinden uzak yaşamlarını sürdürmeleri umut ederek mutlu bayramlar.