Bir eğitimci olarak, bir öğretmen olarak, bir memur olarak 2019 yılı toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin taleplerim şunlar.
İkramiye Şart
İkramiye almayan tek kesim çalışan memurlardır. Bu nedenle yapılacak olan toplu sözleşmede en önemli unsurlardan biri şüphesiz ikramiyedir.
Sözleşmeli Statü Son Bulmalı
Kadrolu-sözleşmeli ayrımının son bularak 4-B statüsünde çalışan tüm sözleşmeliler 4-A statüsüne geçirilmelidir. Sözleşmeli öğretmenlerin de yasal düzenleme yapılana kadar aile birlikleri sağlanmalıdır.
3600 Ek Gösterge Sözü Tutulmalıdır
Öğretmenlere sözü verilen ek gösterge sözü tutulmalı, tüm eğitim çalışanları için öğrenim durumuna göre ek göstergeler yeniden düzenlenmelidir.
Enflasyon Oranında Artış Zam Değildir
1.Toplu sözleşmeden itibaren memurların aldıkları artışlar genellikle enflasyon oranının altında kalmakta ve memurlar enflasyon farkını sonradan almaktadırlar. Bu nedenle yapılacak olan oransal artışlar 2020 ilk altı ay için enflasyon +5, ikinci altı ay için enflasyon + 5 refah payı,
Bir sonraki 2021 yılı ilk altı ay için enflasyon + 5, ikinci altı ay için enflasyon + 5 refah payı olmalıdır. Refah payının olmadığı bir artış memurları rahatlatmayacaktır.
Toplu Sözleşme Canlı Olarak Yayınlanmalıdır
Mali ve sosyal haklarımız hakkında önemli kararların alındığı bu görüşmeler daha katılımcı bir demokrasi ve şeffaflık ilkesi gereği canlı olarak yayınlanmalı, kamu çalışanları adına ‘yetkili’ olan sendikaların bu yetkisini nasıl kullandığını tüm kamu çalışanları izlemelidir.
Vergi Dilimi Adaletsizliği Son Bulmalı
Kademeli olarak uygulanan vergi dilimi ve vergi matrahı uygulaması memurları ekonomik açıdan zarara uğratmaktadır. Özellikle ikinci altı aylık dönemde alınan zamlar vergi dilimi nedeniyle hissedilememekte ve gelen zam vergi olarak geri gitmektedir. Bu sebeple vergi dilimi uygulamasına son verilmeli ve %15 oranından fazla vergilendirmeden vazgeçilmelidir.
Genel hatlarıyla başlıklar bunlar. Ayrıntılara birdaha ki yazımda değineceğim. Görüşmek üzere.