FESLİ DÜŞMAN!

Bir gazetenin yazarı,(yazar demeye dilimiz varmıyor), “10 Kasım’da genelevler de kapalı mıydı?” diye yazmışmış. “Ananız evde ise, kapalıdır “diyeceğiz ama terbiyemiz müsaade etmiyor. Hadi demeyelim. Terbiyemizi bozmayalım. Acaba, Atatürk bunlara ne yapmış? Milletin Atatürk sevgisi nerenize batıyor? Şerefsizler, haysiyetsizler. Ne yazık ki, Fesli Kadir denilen bir yaratık, Atatürk’e dil uzatmaya devam ediyor. Keşke Yunan kazansaydı diyecek kadar hain. Kanı, sütü bozuk. “Atatürk’e hakaret yasağı kalkınca, anlatacaklarım var” diyor. Ey hain oğlu hain! “Keşke Yunan kazansaydı” diyen biri, ne anlatırsa anlatsın, millet inanır mı? Bu fesli kadir embesilini, at tepmiş. Hastaymış. Beter olsun. Atatürk’ün ölüm yıldönümünde, bu vatan hainini, bir devlet büyüğü ziyaret etmiş. Tabii ki, insanların hasta ziyareti yapması gayet normal. İnsani ve İslami. Amma ve lakin bu ziyareti yapan zat, din kurumunun başında ise orada durmak lazım. Diyanet İşleri Başkanı muhterem, ne yapmak istiyor? Hasta ziyaretini başka bir gün yapamaz mıydı? Göstere göstere,”Bakın işte. Sizin hain dediğiniz, Atatürk düşmanını, hem de Atatürk’ün ölüm yıldönümünde ziyaret ediyorum” anlamına mı geliyor? Yani, parmağım gözünüze. Bu yanlışlığı yapan zatın, o ulvi makamda bir an bile durmaması lazımdır. Kendi istifa etmezse, görevden alınmalıdır. Yirmi birinci yüzyılda nelerle karşılaşıyoruz. Bu geri kafalıları, nereye koymak lazım, bilemiyoruz.

GÜLMECE

Tezgâhtar müşterinin birine tam “Yok hanımefendi, ben bu mağazaya girdiğim günden beri de asla rastlamadım, olacağını da zannetmiyorum” derken mağaza müdürü tezgâhtarın söylediklerini duymuş. Duyar duymaz da kapıdan çıkmakta olan müşteriye koşup yetişerek, “Elemanımın söyledikleri tam olarak doğru değil, aldırmayın ona hanımefendi” demiş, “Her zaman bulunur, olmazsa biz bir yerlerden mutlaka getirtiriz. Böyle bir yerde olmayacak da nerede olacak? Yarın bir uğrayabilirseniz sanırım kesin birkaç tane görürsünüz .” Hemen içeri dönüp tezgâhtara da “Sakın ama sakın bir daha müşteriye ‘Yok’ dediğini duymayacağım” demiş sinirlenerek, “Haftaya gelecek de, yolda falan de… Öff. Neydi sorduğu?” Tezgâhtar “Şeeeyy efendim” diye cevap vermiş “Park yerinizde kapkaççı veya soyguncu falan var mı?” diye sormuştu. ”

***

Muharebede batan savaş gemilerinin arasında dolaşan iki köpekbalığından biri “Dün bir Amerikan subayını yedim, sanırım viski içmiş başım felaket dönüyor.” demiş, “Sen yine iyisin.” demiş diğer köpekbalığı, “Ben bir Rus Amirali yedim, içtiği votkadan feleğim şaştı üstelik dünden beri sürekli madalya şaapıyorum resmen perişan oldum!”

Sağlıcakla kalınız.