Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Üretmek ruhu törpülüyor”

Resim okumayı hayal ederken

Resim okumayı hayal ederken iktisatla buluşan 49 yaşındaki Ayla Yılmaz, Han Kahvesi’ndeki küçük dükkanda el emeklerini sergiliyor. Çanakkale’nin sardalyesi dediği örgü balıklarını İngiltere’de beğeniye sunan Yılmaz, içindeki dürtünün bir şekilde patladığına inandığını ifade ederek; “Ruhunuzu da törpülüyorsunuz. Malzeme ile birlikte ortaya çıkan nesneyle siz de değişiyorsunuz.” diyor.

49 yaşındaki Ayla Yılmaz, Çanakkalelinin uğrak mekanı Han Kahvesi’nin içinde bulunan bir dükkanda el emeklerini meraklısıyla buluşturuyor.
Resim Bölümü’nde okuma hayali kuran Yılmaz’ın eğitimi ise İktisat üzerine oldu. Yılmaz, ortaya çıkardığı ürünlerle sanat aşkını yıllar sonra da olsa yeniden dışa vuruyor. Yaptığı ürünler genellikle doğal malzemelerden aksesuar üzerine.Yılmaz, hiçbir şeye değişmediği üretme hazzının ise onu yeniden şekillendirdiğini söylüyor.

“Bu duygu bir yerden patlıyor”

Hikayesini; “Aslında İktisat mezunuyum. Resim Bölümü’ne girmek isterken kendimi idari birimlerde buldum. Yıllardır içimde kalan bir şey. Şimdi çay ocağında çalışıyorum. Bu duygu bir yerden patlıyor. Resim Bölümü’ne girememe öyküsünden sonra farklı işlerde çalıştım.” sözleriyle anlatan Ayla Yılmaz, nasıl çalıştığını ise şöyle aktardı: “Elimdeki malzeme bana ne söylüyorsa ve beni nasıl yönlendiriyorsa öyle yapıyorum. Doğaçlama çalışıyorum. Kalıp üzerine çalışamıyorum. Malzemeye bakıyorum uzun süre sonra en güzel olabilecek şekle getiriyorum.Kendi kendime öğreniyorum”

“Meditasyondan bile başka bir şey”
Yaptığı işin kararla değil dürtü ile başladığını ifade eden Yılmaz; “Bu iş galiba karar ile değil bir dürtü ile başlıyor. Resim yaparken de öyleydi. İlkokulda öğretmenim fark etmişti. Arkadaşlarım cin ali çizemezken bu bana garip geliyordu. Başka alanlardakiler de bizim için öyle düşünüyordu.Bunu yapmak meditasyondan da başka bir şey.Benim bütün sinir ve stresimi emen bir şey. Kimisi yürür kimisi koşar ben de üretiyorum. Üretmek başka bir boyuta taşıyor. 2-3 dakika önce sinirlendiğim şeylerin anlamsız olduğunu düşünmeye başlıyorum” dedi.

“Ben yurtdışına gidemedim ürünlerim gitti”
Ürünlerinin bir kısmını arkadaşı aracılığıyla İngiltere’ye gönderen Yılmaz, konuyu şöyle anlattı: “Bir arkadaşım, İngiltere’de balık konsepti üzerine çalışıp malzeme topluyordu. Benim ürünlerimi de koleksiyona ekledi. Bunu yaparken logo mantığı ile düşündüm. Çanakkale’nin sardalyası çok eskiden meşhurmuş. Bu da bizim sardalyamız olsun istedim. İngiltere’ye gönderdik. Orada farklı sivil alanlar var. Ben gidemedim ama ürünlerim yurtdışına gitti.” 

“Malzeme size şekil veriyor”
Yılmaz üretirken neler hissettiğini ise şöyle ifade etti: “Bu süreç insanı gerçekten yontuyor. İlk yaptıklarıma baktığımda harika olduklarını düşünmedim. Malzemeye şekil verdiğinizi zannederken aslında malzeme size şekil veriyor. Ruhunuzu da törpülüyorsunuz. Malzeme ile birlikte ortaya çıkan nesneyle siz de değişiyorsunuz.”

“Alçı atlardan herkes bıkmıştır”

İlerleyen zamanda Çanakkale için üretmeyi hedefleyen Yılmaz, yapmak istediklerini şöyle anlattı: “Alçıdan atlardan herkes bıkmıştır. Her şey o kadar aynılaştı ki. Yeni şeyler deniyorum ve yapılmayanı denemek üzerine gidiyorum. 20 yıldır Çanakkale’deyim ve dönüşmesi gerektiğini düşünüyorum.Taklit değil birbirimizden esinlenerek ortaya iyi şeyler çıkabilir. Emek çok önemli ben bir ürünü beğendiğimde üzerindeki emeği düşünüyorum. Emekliliğimden sonra bu işe eğilmek istiyorum”

Yıldız Sağlam

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech