Nöbetçi Eczaneler
Geçmişten günümüze aktarılan seyyar bozacılık, yok olmaya yüz tutsa da Çanakkale sokaklarında yaşamaya devam ediyor. Çocukluğundan beri bozacılık yapan Mehmet Görmez, babadan aldığı meslekle bozacılığı sürdürerek Çanakkaleli’ye hizmet ediyor. Görmez, işini ne denli sevdiğini şu sözlerle dile getiriyor: “Bağırdıkça ferahlıyorum. Nefsimi bununla köreltiyorum.”
38 yaşındaki Mehmet Görmez, 25 yıldır soğuk kış gecelerinde bozacılık yapmaya devam ediyor. Baba mesleğini modern zamana direnerek sürdüren Görmez halinden memnun. Memnuniyetinden de ziyade keyif alarak bir terapi gibi bu işi yaptığını söylüyor.
Çanakkale’nin soğuğunda işinden vazgeçmeyen Görmez, 13 yaşından beri seyyar bozacılık yapıyor. Gündüzleri farklı bir işi olan Görmez, akşam saat 7’den sonra güğümünü alıp Çanakkale sokaklarını arşınlıyor. Meraklısına kış akşamlarının vazgeçilmezi olan bozanın nostalji rüzgarı Çanakkale sokaklarında esmeye devam ediyor.
“BAĞIRDIKÇA FERAHLIYORUM”
Daha önce İstanbul’da aynı işi yapan Görmez, son 2 aydır Çanakkaleliye hizmet vermeye devam ediyor. Kapısında bozasını alan Çanakkaleliler, yok olmaya yüz tutmuş boza kültürüne de fark etmeden katkı sağlıyor. Akşamları 19.00 ile 23.00 arasında yaklaşık 20 kg bozasını satan Görmez, önceki yıllarda bozasını kendisi yaparken şimdilerde vakitsizlikten alıp satıyor. Görmez, insanlara şifa dağıtırken soğuğa aldırış etmeyerek şöyle diyor: “Bağırdıkça ferahlıyorum. Bu işi çok severek yapıyorum.”
“GÜZERGÂHIM YOK, HAYATIM GİBİ RASTGELE GEZİYORUM”
Seyyar Bozacı Görmez, bozanın yapılışını ve fiyatını şöyle anlattı: “Önceden bozayı kendim yapıyordum. Bozacılık ikinci işim olduğu için artık vakit bulup yapamıyorum. Bu işi de sevdiğim için bir firma ile anlaştım alıp yine akşamları satmaya devam ediyorum. Mısır ve darıdan yapılıyor. Kaynatılıp süzülüyor. Süzüldükten sonra beklemeye alınıyor. Ham boza mayasını atıp, bakteri üretimi sağlanıyor. 3-4 gün sonra da mayalanarak boza haline geliyor.
Kilosu 15 TL. Marketlerdeki fiyat farklı, firmaların fiyatı farklı, Bozacı Mehmet’te fiyat 15 lira. Hem de ayağınıza geliyor.”
“Tüm Çanakkale’yi geziyorum.” diyen Görmez, bir güzergâhının olmadığını belirterek şöyle diyor: “Bir güzergâhım yok, rastgele geziyorum, hayatım gibi. Akşam hava karardıktan sonra 7’de çıkıyorum. Akşam 10-10.30’da bitirmiş olarak evime dönüyorum.”
“PARA KAZANMAK KOLAY, BEN NEFSİMİ KÖRELTİYORUM”
Bozacı Görmez, geçmişten günümüze aktarılan bozanın kültürün bir parçası olduğunu ifade ederek, kendisin de bu işle nefsini körelttiğini onun için önemli olanın para olmadığını şöyle ifade ediyor: “Boza kışın satılan bir içecek. Gribe ve nezleye iyi geliyor. İçmesi de çok güzel ve keyifli. Bilen kişi üzerine leblebisini tarçınını atar, öyle içer. Evde çocuklarla oturup içmesi çok keyifli olur. Ben de bağırdıkça çok ferahlıyorum. Nefsimi bununla köreltiyorum. Nefis yukarı çıkmasın diye. Para kazanmak çok basit. Benim derdim para kazanmaktan ziyade nefisi biraz bastırmak. Nefis çok şeyler istiyor. Sırık ile çıktın mı kötü yoldan uzak durabiliyorsun. O yüzden hoşuma gidiyor. El işinde de çalışmak istemiyorum. Zorla yapılan bir iş nefsi kırıyor.
Yıldız Sağlam
