Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Öğretmenler tepkili

İzmir’de okul müdürünün öğrencileri

İzmir’de okul müdürünün öğrencileri tarafından öldürülmesine tepki yağıyor. Tüm Türkiye ile eş zamanlı olarak Çanakkale Cumhuriyet Ortaokulu’nda öğretmenlerin katılımı ile Türk Eğitim Sen Şubesi tarafından yapılan açıklamanın ardından akşam saatlerinde de Eğitim Bir Sen tarafından Çanakkale Valiliği önünde “Şiddete hayır!” eylemi düzenlendi.

 Türk Eğitim Sen Şubesi Başkanı Resul Demirbaş tarafından yapılan tepki açıklamasında şu ifadelere yer verildi;

“Son yıllarda üzülerek şahit oluyoruz ki, öğretmene şiddet vakaları artık sıradanlaşmış üçüncü sayfa haberleri arasına girmiş durumdadır. Gün geçmiyor ki, öğrenci ya da veli tarafından sözlü ya da fiziki şiddete maruz kalan bir öğretmen haberiyle karşılaşmayalım.

Öğretmenlerimizin motivasyonuna, itibarına, sıhhatine ve hatta canına kast eden şiddet vakaları, artık eğitim hayatımızın en hayati problemlerinden birisi haline gelmiştir.

Bu acı haberlerin sonuncusu da önceki gün İzmir Ödemiş’ten geldi. Ödemiş Kaymakçı Çok Programlı Anadolu Lisesi Müdürü Ayhan Kökmen, iki öğrencisi tarafından tüfekle vurularak öldürüldü. Ayhan Kökmen öğretmenimize yüce Allah’tan rahmet, yakınlarına ve eğitim camiamıza sabır ve başsağlığı temenni ediyoruz.

Şiddeti nefretle kınıyor, reddediyor, telin ediyoruz. Öğretmene şiddet konusunda bütün eğitim çalışanlarının yek vücut, dimdik ayakta olduğunu tüm Türkiye kamuoyuna ilan ediyoruz. Öğretmene uygulanan şiddet olayları vuku bulduğunda, sorumluluk makamlarını işgal edenlerin de kınama mesajlarını tabii ki olumlu buluyoruz. Ancak, yetki sahibi olanların, sadece kınamakla yetinmesini bir zafiyet olarak gördüğümüzü ve kendilerinden daha somut adımlar atmalarını da beklediğimizin bilinmesini istiyoruz.

ARTIK YETER!

Öğretmene ve kamu çalışanlarına yönelik şiddet hadiseleri üzerine ciddi idari ve hukuki tedbirler ivedilikle alınmalıdır. Şiddet vakaları konusunda önleyici ve caydırıcı tedbirleri hayata geçirecek mevzuat düzenlemeleri zaman kaybedilmeksizin hayata geçirilmelidir. Psikolojik danışmanlık hizmetlerinin etkin hale getirilmesi, disiplin yönetmeliklerinin yetersizliklerinin giderilmesi, okullarda güvenlik önlemlerinin alınması  gibi düzenlemelerin yanı sıra hepsinden öncelikli olarak öğretmenlerin itibarının artırılmasına yönelik tedbirlerin alınması kaçınılmazdır. Öğretmene verilen değer hususunda öğrenci ve ailelerin bilinçlendirilmesi, öğretmene şiddet vakalarının önünün alınması anlamında gözden kaçırılmaması gereken hususların başında gelmelidir.

ARTIK SABIRLAR TÜKENDİ!

Milli Eğitim Bakanlığı’na ve Hükümete çağrıda bulunuyoruz:

Özelde öğretmene, genelde kamu çalışanlarına yönelik şiddet vakalarını önleyebilmek için bahsi geçen mevzuat düzenlemeleri için hemen, hiç vakit geçirmeden, derhal harekete geçilmelidir.

Buradan ilan ediyoruz; şiddet konusunda gerekli mevzuat düzenlemeleri yapılmaz ise, bundan sonra yaşanabilecek şiddet vakalarının sorumlularından birisi olarak bu tedbirleri almayan makamları göreceğiz!

İzmir’de kaybettiğimiz Ayhan Kökmen başta olmak üzere hayatını kaybeden tüm öğretmenlerimizi rahmetle anıyor, şiddete maruz kalmış meslektaşlarımıza geçmiş olsun diyor, öğretmene şiddeti lanetlediğimizi kararlılıkla ifade ediyor ve bir daha benzeri hadiselerle kamuoyuna gündemine gelmemeyi diliyoruz. Unutmayalım; öğretmene sahip çıkmak, geleceğimize sahip çıkmaktır.”

EĞİTİM BİR SEN: “GEREKEN TEDBİRLER ALINMALI”

Eğitim Bir Sen de Çanakkale Valiliği önünde yaptığı eylemde, şiddete başvuranları kınayarak yetkilileri gereken tedbirleri ivedilikle almaya çağırdı. Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Numan Yaşar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

“Eğitimcileri hedef alan ve hazin sonuçlara yol açan şiddet sarmalı her bakımdan üzücü olduğu kadar düşündürücüdür. Sebebi ne olursa olsun, iki lise öğrencisinin okul yöneticisine karşı öldürme kastıyla hareket etmesi, şiddetin vardığı noktanın en açık göstergesidir. Aynı gün Iğdır Merkeze bağlı MEV Anadolu Lisesinde Müdür Başyardımcısı olarak görev yapan Yücel Düzci ise, saldırıya uğrayan öğrencilerini korumaya çalışırken, gözü dönmüş kişilerin sopalı, bıçaklı, muştalı saldırısına uğramış, ağır yaralı olarak hastanede tedavi altına alınmıştır. Öğretmenimize acil şifalar diliyoruz.

Kim hangi amaçla yaparsa yapsın, genelde bütün vatandaşlarımızı, hususen eğitimcileri hedef alan şiddet saldırılarını kınıyoruz. Terör saldırıları sonucu şehit edilen Aybüke ve Necmettin öğretmenin acı, hüzünlü hatıraları hâlâ yüreğimizi dağlarken, kaygı verici boyutlara varan bu saldırılar da üzüntümüzü katmerleştiriyor, ilgililerin daha fazla seyirci kalmadan caydırıcı ve önleyici tedbirler almasını bekliyoruz.

Bu saldırılar geleceğimizi karartmakta, eğitim camiasını tedirgin etmekte, birçok mağduriyete neden olmaktadır. Eğitimcilere yönelik her saldırı, aklımızı körleştirmekte, ruhumuzu karartmakta, benliğimizi esir almakta, irfanımızı yok etmektedir. Bu sebeple, cehalete dayanan şiddeti veya şiddete dayanan cehaleti bir an evvel ortadan kaldırmalıyız.

Öğretmenlerimizi hedef alan bütün saldırılar sona erdirilinceye, kanlı, karanlık bu şuursuzluk son buluncaya kadar, herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz. Biz bilginin gücünün cehalet cürmüyle sindirilmesine müsaade etmeyeceğiz. Ruhumuzu besleyen, benliğimizi geliştiren, geleceğimizi aydınlatan, milletçe varlığımızın dayanağı olan eğitimin şiddetin esiri olmasına hep birlikte karşı durmalıyız.

 

“SALDIRIYA UĞRAYAN BİZİM GELECEĞİMİZDİR”

Son dönemlerde öğretmenlerin emeğini yok sayan, itibarını örseleyen, eğitimdeki etki alanını daraltan, eğitimin aktörünü neredeyse bir figürana dönüştüren, bu mesleği her türlü haksızlığa ve saldırıya açık hâle getiren anlayış, bugün geldiğimiz noktanın sebebidir.

Giderek artış gösteren, bazısı ağır yaralama bazısı da cinayetle neticelenen bu saldırılar karşısında öğretmenlerimiz kendilerini savunmasız hissetmekte, yetkililerden caydırıcı tedbirler, mesleğin itibarını artıracak politikalar beklemektedir.

Eğitim-Bir-Sen olarak, saldırılar sonucu hayatını kaybeden bütün öğretmenlerimize Allah’tan rahmet, saldırıya uğrayan bütün eğitim çalışanlarına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor; şiddete başvuranları kınıyor, yetkilileri gereken tedbirleri ivedilikle almaya ve kamuoyunu daha duyarlı davranmaya çağırıyoruz. Çünkü saldırıya uğrayan, öldürülen bizim geleceğimizdir.”

 

EĞİTİM İŞ: “ŞİDDET OLAYLARI YANLIŞ POLİTİKALARIN SONUCU”

Eğitim İş Çanakkale Şube Yönetim Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada ise öğretmenlerin dünyanın her tarafında insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurları olduğuna vurgu yapıldı.

“İzmir’in Ödemiş ilçesinde Ödemiş Kaymakçı Çok Programlı Anadolu Lisesi Müdürü Ayhan Kökmen’in, iki öğrencisi tarafından tüfekle vurularak yaşamını yitirmesi bizleri derinden sarsmıştır.

AKP iktidarının, toplumu kutuplaştırma ve öğretmenleri itibarsızlaştırma politikalarının bir sonucu olarak ne yazık ki eğitimcilere yönelik şiddet eylemleri son yıllarda giderek artmaktadır. Bugüne kadar okullarda yeterli güvenlik önlemleri almadığı gibi öğretmenlere uygulanan şiddete seyirci kalan Milli Eğitim Bakanlığı, her fırsatta öğretmeni değersizleştiren ve hedef gösteren uygulama ve açıklamalar yapmakta istikrarlı davranmaktadır. Öğretmeni toplum nezdinde itibarsızlaştıran bu tür açıklamaların saldırılarda önemli bir rol oynadığını düşünmekteyiz.

Öğretmenlerin çalışma huzurunun bozulmasına, mağduriyetine neden oluşturan ve bir baskı aracı olan Alo 147 hattının hizmete girmesiyle öğretmene yönelik şiddetin arttığı gözlenmektedir. Milli Eğitim Bakanlığının, öğretmenlere yönelik, şikayet etme hatları, performans ölçme uygulamaları, mesleki ve ekonomik haklarından yoksun bırakması itibarsızlaştırma politikasının somut gerçekleridir.

Okulların güvenliğini sağlamaktan, eğitimin kesintisiz olarak devam etmesinden birinci derecede sorumlu olan siyasi iktidar ve Milli Eğitim Bakanlığı, bu tür şiddet olayları karşısında kayıtsız kalmakta, öğretmenlerimizin ve çocuklarımızın can güvenliğini sağlayamamaktadır. Ne yazık ki bilim yuvası olması gereken okullarımız, hem eğitim çalışanları hem de öğrencilerimiz için güvenli alanlar olmaktan çıkmıştır.

Bu vahim olaydaki güvenlik zafiyeti, buna benzer olayların tekrarı konusunda bizleri endişeye düşürmektedir.

Milli Eğitim Bakanlığı’na hatırlatıyoruz, eğitim çalışanlarının ve öğrencilerin güvenliğini sağlamak sizin oturduğunuz makamların asli görevlerindendir. Yaşanan bu şiddet olaylarının kendi yanlış politikalarının sonucu olduğunu görmeyen, bu utanç verici olayları münferit sayan, kendi sorumluluğundaki kamu görevlilerinin ve öğrencilerin güvenliğini sağlamaktan aciz Milli Eğitim Bakanı istifa etmelidir!

Bu vahim olayın son olmasını istiyor, Eğitim-İş olarak öğretmenlere her türlü şiddet eyleminin karşısında duracağımızı ve tepkimizi demokratik yollarla ortaya koyacağımızı bir kez daha ilan ediyoruz! Unutulmamalıdır ki, öğretmenlerimiz şiddete maruz kaldıkça, itibarsızlaştırıldıkça bu ülkenin yarınlara yürümesi mümkün olmayacaktır.

Bizler, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen meslek onurumuza, haklarımıza ve emeğimize sahip çıkarak, bu tür olayların yaşanmaması için tüm gücümüzle seferber olacağız. Eğitim İş,bugün tüm Türkiye genelinde şube ve temsilciliklerimizde, öğretmene şiddeti protesto edecek ve ‘öğretmene şiddeti durdurun’ kokartlarıyla derse girecektir.”

Haber Merkezi

Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech