Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Güncel

Doğa talanına karşı yürüdüler

Atikhisar Barajı su toplama havzası üzerinde bulunan altın madeni için kesilmeye başlayan ağaçlara tepkiler büyüyor. Geçtiğimiz hafta sonunda Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen Çanakkaleliler, 17 Aralık Pazar günü “Çanakkale Suyuna Sahip Çıkıyor” doğa yürüyüşü ile Balaban Çeşmesi’nin yanında buluşarak yağmur çamur dinlemeden maden faaliyetlerini protesto etti.

Çanakkale Kirazlı Köyü’nde açılmak üzere olan altın madeni için kesilen ağaçlara sert tepki veren Çanakkaleliler, doğa yürüyüşünde buluştu. Balaban’da bir araya gelen ve başta çevre platformları olmak üzere tepki için yürüyüşe katılan Çanakkalelilere Edremit, Küçükkuyu, Burhaniye ve İstanbul’dan destek geldi. Doğa severler yürüyüşten önce yaptıkları açıklamalarla madene karşı zorlu hava şartlarına aldırmadan yediden yetmişe ayakta durdular. Taşınan pankartlarda ise şöyle cümleler yer aldı: “Siyanürlü su ile abdest alınmaz”, “Su yaşamdır”, “Tabiata saygı aklın vicdanıdır”, “Altıncı Filo Kaz Dağları’ndan Defol”,  “Altıncı Şirket, Çanakkale’yi Terk Et”, “Doğa Talanına Hayır”, “Biz Doğayı Korudukça Doğa Da Bizi Korur”, “Kaz Dağları’na Nefes Ol” gibi pankartlar taşıdılar.
Doğa Yürüyüşü ile yapılan protestoya katılan gruplar; Çanakkale Çevre Platformu, Cevatpaşa-Esenler Mahalle Meclisleri, İDA Dayanışma Derneği Gezginleri, Çanakkale Eğitim Sen, Çanakkale Tabipler odası, Gelibolu Yarımadası Alan Kılavuzları, Genç TEMA, ÇADAK, Yaban, Maydos, Ayak İzi, Yaban, Ç17’nin yanı sıra şehir merkezi dışından İstanbul Burhaniye, Edremit ve Küçükkuyu oldu. Balaban’da yapılan konuşmaların ardından 7 km’lik yolu yürüyen doğa gönüllülerinin durağı Cazgırlar Köyü kahvesi oldu. Ardından yola çıkan çevreciler, Çanakkale’ye dönerek Türkan Saylan Tesisleri’ndeki pilav dağıtımıyla eylemin sonuna geldi.
Balaban’da yapılan konuşmaların başlıkları ise şöyle:

“SAYIN VALİMİZ DE BURADAN SU İÇECEK”
Yürüyüş öncesinde yapılan kısa konuşmalarda İda Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Hicri Nalbant, şöyle konuştu: “Buradan Orman Genel Müdürlüğü Çanakkale temsilcisine sesleniyorum. Derhal bu ağaç kesimi durdurulsun. Eğer şirket buraya işletmeyi kurar ise 26 bin ton siyanür kullanılacak. O zehrin buraya taşınması bile çok ciddi bir risk. 40 bin ton ağır metal çıkacak. Siyanür ve metalin önemli bir bölümü Atikhisar Barajı’na gidecek o nedenle; çocuklarımızın, geleceğimizin sağlığı için ormanlarımızı yok etsinler istemiyoruz. Suyumuz kirlenmesin istiyoruz. Sayın valimiz de buradan su içecek. Kendisi içmese bile sonraki valiler, tüm görevliler içecek. Herkesi dikkatli olmaya çağırıyorum. Buraya altın işletmesi yapılmasın diyoruz hep birlikte. Protesto ediyoruz.”

“BU BİR CİNAYETTİR”
TEMA Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş yaptığı konuşmada; “Dünyanın hiçbir yerinde mümkün olmayan bu faaliyet, Türkiye’de içme su havzaları, tarımsal havzalar şirketler tarafından saldırıya uğramaktadır. Bunların en yoğun olduğu bölgeler ne yazık ki Çanakkale ve Biga Yarımadası’nda, Kaz Dağları’ndadır. Şu anda yapılmak istenen maden faaliyeti ve sondaj çalışmaları daha şimdiden yer altı sularının doğallığını bozmuş durumdadır. Biyolojik olarak bunlar milyonlarca yıl evrimleşmiş yer altı su depolarıdır.  Burada başka su kaynağı yoktur. Buradaki siyanürlü altın işletmeciliği ile sular kirlenecektir. Bir bütün haliyle bakıldığında bu bir cinayettir.” ifadelerini kullandı.

“SAĞLIK İÇİN DOĞA”
Çanakkale Tabipler Odası Başkanı Güleda Erensoy, yaptığı konuşmayla sağlık için doğa vurgusunu yaptı: “Sağlık adına yapılan işlemlerin yanı sıra asıl ihtiyacımız olan temiz hava, temiz toprak ve doğa ile birlikte yaşama hakkımız. Daha lüks büyük hastanelerin yanında aslında her birimizin bilmesi gereken ihtiyaç temiz hava, temiz toprak ve temiz doğa ile iç içe yaşamamız gerektiği. Ağaçların, toprakların, suyun ve havanın sesi olmak zorundayız. Çünkü onları bizim dışımızda dinleyecek kimse yok. Kirazlı’ya altın madeni için izin vermemeliyiz.”
Gelibolu Yarımadası Alan Kılavuzları adına konuşan Tahsin Konu, “Çanakkaleliler olarak suyumuzu kirlettirmeyeceğiz. Şirketlerin çıkarları için Çanakkale’nin temiz doğasını feda ettirmeyeceğiz. Yedi düvel Çanakkale’den geçemedi, bu şirketler grubu da Çanakkale’den geçemeyecek, sularımızı kirletemeyecek. Eğer bunlara geçit verirsek. Ağı Dağı‘nı da yok edecekler. İçtiğimiz suyu da içemeyeceğiz. O yüzden çok ciddi bir durum var.” dedi.

“KATLİAMA İZİN VERMEYECEĞİZ”
İstanbul’dan Çanakkale’ye destek olarak gelen Avcılar Çevreyi Koruma Derneği adına konuşan Kadriye Maraşlı, “Ekim ayında Çanakkale’ye geldiğimizde termik santrallerin Çanakkale’yi nasıl mahvettiğini gördük. Bu doğa katliamıdır. Rant uğruna doğamız kirleniyor. Çevreciler olarak birlik olmalıyız.  Şunu iyi bilsinler ki Çanakkale hepimizin, Kaz Dağları Türkiye’nin akciğeridir. Yanınızdayız Çanakkale. Bu katliama izin vermeyeceğiz.” dedi.
Çanakkale Eğitim Sen adına konuşan sözcü ise son olarak şöyle konuştu: “Eğitim ve bilim emekçileri olarak bilimin kabul etmediği hiçbir şeyi biz de kabul etmiyoruz. Bu içtiğimiz su hepimizin, halkın suyu. Halkın yararına değil sermayeye yarayan her şeye karşıyız. Sermaye parasını başka yerde arasın. Çanakkale’mizi bize bıraksın.”

Yıldız Sağlam

 

DİĞER VİDEOLAR

%d
Tüm Hakları Saklıdır. | Renowtech