Reza Zarrab davası tüm hızla sürerken AK Parti ve CHP il Başkanları, konu ile ilgili görüşlerini gazetemizle paylaştı.
Reza Zarrab’ın Amerika’da süren davası Türkiye’de yankı bulmaya devam ediyor. AK Parti İl Başkanı Yeşim Karadağ ve CHP İl Başkanı Nejat Önder konu ile ilgili görüşlerini gazetemizle paylaştı. AK Parti İl Başkanı Yeşim Karadağ konu ile ilgili, “Amaç güçlü Türkiye’yi zedelemektir.” derken CHP İl Başkanı Önder; “Zarrab’a ülkenin sırlarını kim verdi?” diye sordu.
KARADAĞ: “BİZ BU MAHKEMEYİ TANIMIYORUZ”
AK Parti İl Başkanı Yeşim Karadağ; “Biz BM’nin ambargosunu kabul ediyoruz ancak Amerika’nın ambargosunu kabul etmiyoruz. Bu süreç içerisinde zaten Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da bir açıklama da bulunmuştu. ‘Biz bu ambargoya göre hareket etmiyoruz’ dedi. Türkiye artık eski Türkiye değil. 1957’de başlayan IMF’ye olan borç sürecini kapatmış bir ülkeyiz. Cumhurbaşkanımız Erdoğan gibi ‘Dünya beşten büyüktür’ diyerek dimdik ayakta duran bir liderimiz var. Kendi topraklarımızı koruyoruz, bir de etrafımızdaki topraklarda yaşayan mazlumları koruyoruz. Amaç güçlü Türkiye’nin gücünü zedelemektir. 15 Temmuz sürecinden nasıl güçlü bir şekilde çıktığımızı hepimiz biliyoruz. ‘Rıza Sarraf’ı maalesef başta ülkemize katkı sağladığını düşündüğümüz,ülkemize yatırımlar yapan İran asıllı iş adamı olarak biliyorduk. Fakat son zamanlarda gördük ki kendisi de FETÖ’nün siyasi kumpaslarına aktör olmuş durumda… Kendisini kurtarmak için ülkemize ve devletimize iftiralar atmak sureti ile saldırılarda bulunuyor. Biz defaatle ifade ettik, Amerika’da kurulan mahkeme tamamen bir tiyatro oyunundan ibarettir. Hakimler, savcılar ve juri tamamen siparişle belirlenmiş adamlar. Biz bu mahkemeyi ve mahkemede alınacak kararları tanımıyoruz. Bu da tamamen bir FETÖ projesidir.” dedi.
“KASETLE GELDİN, DEKONTLA GİDECEKSİN”
Başkan Karadağ Kemal Kılıçdaroğlu’nun Man Adasında kurulan bir şirkete gönderilen paralar ile ilgili açıklamaları hakkında görüş bildirdi. Başkan Karadağ; “Kemal Kılıçdaroğlu belgeleri maalesef elinde birilerinin talimatı ile salladırdığı paçavra belgelerden ibarettir. Eğer o çok güvendiği belgeler gerçek olsaydı olayı gündeme getirdiği ilk gün o belgeleri basından ve kamuoyundan saklamayacaktı. Aradan 3-5 gün geçiyor toplum baskısından dolayı çıkıyor sahte belgeleri basınla parti sözcüsü aracılığı ile paylasıyor. Bu konuda bir söylemimiz var zaten. Kasetle geldin sahte dekontla gideceksin diyoruz. Umuyoruz kı yakın zamanda kamuoyu bu konuda aydınlanacaktır. Cumhurbaşkanı’mızda ifade etti; müddeinin iddia ettiği para transeferleri gerçekleşmemiştir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun elindeki belgeler tamamen sahte belgelerden ibaret olup bu projede fetönün kumpas projelerinden birisidir.”
ÖNDER: “ZARRAB’A ÜLKE SIRLARINI KİM VERDİ?”
CHP İl Başkanı Nejat Önder, konu ile ilgili görüşlerini şu ifadelerle dile getirdi: “Zarrab, önceden bizi yöneten AKP hükümetine göre saygıdeğer, yardımsever işadamı olarak biliniyordu. Ödüller veriliyordu. Ne zaman foyalar dökülmeye başladı, o zaman ajan oldu. Bu arkadaşımızı yardımı seven iş adamı olarak Türk vatandaşı yaptık. Şimdi casus oldu. Şapka düştü, kel göründü. Biz CHP olarak son yıllardaki hukuk mücadelemizde ne kadar haklı olduğumuzu görmüş olduk. Genel Başkanımızın sunduğu belgeler var. Paraların transferi neyle olmuş? Vergi cenneti ülkelerle. Swift sistemini kullanmışlar. Bizim postane, banka havaleleri gibi değil. Asla veriler silinmiyor ve yok edilmiyor. Hal böyle iken bu belgelerin sahte olma ihtimali yok. Genel Başkanımız bugüne kadar süre tanımıştı. Rıza Zarraf’a ülke sırlarını kim verdi? Bunu açıklayın.”
“SİYASET AYAĞA DÜŞTÜ, BARIŞ DİLİ YOK”
“İktidar kanalında söylem birliği yok. Herkes başka bir şey söylüyor. Cumhurbaşkanı hukuk tanımaz bir havada. Son günlerde böyle olayların yaşanması siyaseti ayağa düşürdü. Siyasetin bir barış dili yok. Bu neyin göstergesidir. Kokular çıktıkça, korkular arttı. Genel Başkanımız elindeki belgeleri Cumhuriyet Savcılığı’na veriyor. Bizim iddiamız yok, kimseye hırsız demiyoruz. Vergi cennetlerinde para transferi niye olur? Vergi kaçakçılığı vardır. Bu durumda savcılığa gidiyoruz, görevini yapsın. Şirketin adına bakın. Para transferi yapan isimlerin baş harfleri çıkıyor. Bu tesadüf değil, para aklama bile değil. Vergi kaçırma. Biz demiyoruz ki o devleti soymuş, bu kasayı boşaltmış. Vergi kaçırmak suç. Şirketin sermayesi 5 TL, kaç trilyon para aklanmış. Sonuç olarak, haksızlıklar had safhada. Yandaşın para kazandığı, vatandaşın ezildiği, ekonominin çöktüğü, itibarın da yok olduğu bir zamandayız. FETÖ için nota vermeyen hükümet, Zarrab için neden veriyor? Laik cumhuriyetin yıkımı mı Fethullah mı? Rejime yönelik darbe söz konusuyken vermedin ama Zarrab ile ilgili verdin. Zarrab burada tutuklanmışken salanlar kimlerdi? Kaçışına müsaade eden kimlerdi? Şimdi algı siyaseti yapmanın gereği yok.”
Yıldız Sağlam – Dilek Akşen