En Baştan

Kadim dostum Aytekciğim.

Birlikte ne güzel zamanlar geçirdik. Çocuklarımız, torunlarımız beraber büyüdüler. Kendimi şanslı hissetmemi sağlayan insanlardan birisin, ne kadar teşekkür etsem azdır…

Mamafih;  tıkanma hissiyatı beni tamamı ile teslim aldı. Kanımın çekildiğini, ruhumun tükendiğini hissetmeye başlayalı nerden baksan yıl oluyor.  Başlarda geçici bir sıkılganlık olarak düşündüğüm bazı hissiyatlar,  beni derin düşüncelere mahkum etti zamanla.  Nihayetinde bir gün alelade aklıma düştü intihar konusu. Çarçabuk savuşturabildim.  Uzunca süre gelmedi aklıma. Lakin alttan alta beni teslim aldı. Beynimi tüketti.

Başta heyecan duyduğum küçük flörtleşmelerimiz zamanla kontrolüm dışına çıktı. Kafamın  içinde yeni bir benlik oluşmaya başlamıştı.  Günlerimi onunla geçiriyordum. Farkındaydım. İkna kabiliyeti oldukça yüksek olan bu yabancının, kurnaz olduğunu anlamam uzun sürmemişti. Gül ağacının gölgesinde yatan bir yılan gibi davranabiliyordu. Gölgesi olduğumu hissettim bir süre sonra. Teslim aldığını hissettim. Gücüm yetmedi. Savaşamadım. İnandığım doğruların basit yanılgılardan ibaret olduğunu o kadar çok gösterdi ki bana, haklı olduğunu düşündüm.

Artık gitme vakti geldi.

Gözlerimi  kapadığımda yok olanın yanılgılarım olması dileğiyle.

Tekin Varol
___________________

Tekrar  tekrar okudum, tekrar tekrar sigara yaktım. Tekin beyin sıkıntısını tam anlamıyla yazamadığını hissettim. Mizacı müsait değildir buna zaten.

Tekin bey gittiği günden bu yana ne kadar değiştiğimi hissettim birden. Çevremde olup biten bir çok şeyin beni ne kadar rahatsız ettiğini görmeye başlamıştım. Daha önce ne oluyordu da görmüyordum bilmem. Belki de artık izole olmuştuk iyiden iyiye. “Ben” olmak farklı bir anlam taşıyordu artık. Bundan nasibini herkes alıyordu. Herkesin kendi dünyası vardı. Herkes hükmünü sürüyordu kendi dünyasında. Bir süre sonra iç içe geçer olmuştu kendi dünyalarımız ile gerçek dünya. Gerçek dünyanın acılarını ciddiye alamaz olduk. Kendi dünyamızın gölgesi kapladı gerçek dünyayı. Dünya tutulması denebilir mi diye düşündüm bir an için. Kafamı karşıda duran dolunay a çevirdim..

Orada öylece asılı duran beyaz kocaman bir ışık. Bir sigara yaktım. Derince çektiğim ilk dumanla beraber bir ürperti hissettim. Tam anlamıyla algılayamadığım fakat hissedebildiğim bir şekilde düşünceler akıyordu kafamdan. Ahenkle dans ettiklerini hissediyordum. Heyecanlanmıştım.  Daha önce hiç böylesine bir an yaşadığımı hissetmiyorum. Derin bir nefes daha çektim sigaramdan. Ay bulutların arkasına girdi birden. Karardı gece iyiden iyiye. Bir düşünce düştü kalbime. Dudaklarımın kıpırdadağını hissettim. “İntihar ha?”