Nöbetçi Eczaneler
NE OLDİ! ŞİMDİ?
Bu millet ne çabuk unutuyor? Seçim zamanı salla, bol bol vaatte bulun, arkasını düşünme. Seçim bitince, bir Allah’ın kulu da çıkıp “Yahu. Nerede bize verdiğiniz sözler? Seçim bitti. Vaatler unutuldu” demiyor. Diyemiyor. Hani ‘Balık hafızalı’ derler ya aynen öyle… Anlamak mümkün değil. Milyonları ilgilendiren bir konuda, seçim öncesi, meydanlarda vaatler yağdı. Bir parti, ‘asgari ücreti şu kadar yapacağım’ dedi. Bir diğeri ‘Emekliler şu kadar liradan daha aşağı almayacak’ dedi. Nafile… Bir paket makarnaya, iki çuval kömüre oy verenler, bu vaatlere aldırış etmedi. Düşünün, 10 Milyon emekli var. Aileleri ile birlikte iki ile çarpın. Bunların yarısı başka bir partiye oy verse, hükümeti değiştirirlerdi. Ama dedik ya… “Ne yersen ye? Konu nereden açıldı?” diye sorarsanız, anlatalım. Hani AKP seçim öncesi 700 bin taşeron işçiyi kadroya geçirecekti. Nerede ise iki sene geçti. Bir Arpa boyu yol alamadılar. Vatandaş da unuttu gitti. Bir dahaki seçimde de aynı şeyi söylerler.”, “Ama yol yapıyorlar. Köprü yapıyorlar” diyerek, geleceklerini yola, köprüye bağlayanlara diyecek sözümüz yok.
DERTLER BİTTİ
Ufukta referandum var. Millet işi gücü bırakmış, Evet-Hayır’a kilitlenmiş. İki esnaf hanım kardeşimiz, müşteri olmadığı, sinek avladıkları için kapının önünde çene çalıyorlar. Yanlarından geçerken kulak misafiri olduk. Birisi diğerine, “Referandum ayın 19 undaymış” dedi. Öteki de, “Ya öyle mi? Diye cevap verdi. İş yok. Vergiler gelip dayanmış. Kira, işçi parası, elektrik, doğalgaz, KDV, Stopaj akıllarında yok.Evet-Hayır’ın yarışması sonuçlanınca,paraya boğulacaklar! Yahu size ne evet ten hayırdan. Bir oyunuz var gidip kullanın… Ne derseniz deyin. İşin moku çıktı.İmam bile Evet propagandası yapmaya başladı. Milleti kapmalar bölmeyin. Zaten başımızda bir sürü musibet var. Resmen savaştayız. Bir muhabbet esnasında, “Ruslar Askerlerimiz şehit etmiş.Bilerek yapmışlardır” diyen birisine, başka birisi,”Ama Putin Özür dilemiş” demez mi? Ne kadar kolay değil mi?”Özür diledin mi, bu iş sulh oluyor öyle mi? Bu mantık aynen “Ama yol yapıyorlar. Köprü yapıyorlar” mantığı ile aynıdır. Gelin ayrım yapmayın. Evet diyen de, hayır diyen de bizim insanımız. Bakınız. MHP Genel Başkanı, Sayın Bahçeli, son grup konuşmasında neler söylüyor. “Bizim gözümüzde, Evet veya Hayır iradesine sahip her vatan evladı, değerli, yeri dolmaz ve eşittir. Hepsinin kararına sonsuz saygımız vardır” diyerek, ayrışmayı, gruplaşmayı elinin tesri ile itiyor. Sizler de gelin bu oyuna düşmeyin. Kim ne verecekse hür iradesi ile versin.
AZICIK UCUNDAN
Hatta kenarından şettirelim mi? Ne dersiniz? Serçenin biri, bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş, bir anda fark etmiş ki; bir yolun üstünde uçuyor ve karşıdan da motosikletli bir adam geliyormuş. Her ikisi de çarpışmayı engellemek için, ellerinden geleni yapmışlar ama nafile; serçe “Paaattt!..” diye kaska çarpıp düşmüş. Motorcu da sıkı bir hayvan severmiş, hemen atlamış motordan, koşmuş serçenin yanına, serçe yerde baygın yatıyormuş, kıyamamış, bırakamamış yolda; alıp getirmiş eve. Baygın serçeyi eskiden kalma bir kafesin içine güzelce yerleştiren motorcu, yanına biraz su, biraz da ekmek koyduktan sonra yatıp uyumuş. Bizim serçe bir müddet sonra ayılmaya başlamış, daha tam seçemiyormuş ortalığı, bir bakmış ki; bulunduğu yerde parmaklık, ekmek, su falan var. Hapse düştüğünü sanan zavallı serçe kendi kendine söylenmiş: – Tüh be, motorcuyu öldürdüm galiba?Sağlıcakla kalınız.